Çocuk Eğitiminde Disiplin(III)

Disiplin; çocuğunuzun kendi sınırlarının nerede başlayıp nerede bittiğini ona göstermektir. Bu tarife göre çocuğun disiplini, onun sınırlarına bağlıdır. Peki, bu sınırları belirleyen kimdir? Elbette anne ve babadır.  O halde belirleyici noktada bulunan anne-babanın dikkat etmesi gereken temel kritik hususları maddeler halinde sıralamaya çalışarak “Çocuk Eğitiminde Disiplin” yazı dizimizi noktalayalım. Böylece ileride konuyu hatırlamak isteyenlere derli toplu bir birikim bırakmış olalım.
*     Çocuklar büyüklerini taklit ederler o sebeple iyi bir davranış eğitiminin yolu iyi bir model olmaktan geçer. Mutluluk ve öfke anlarındaki davranışlarınıza dikkat edin. Akşam yemeğinde ıspanağı yemeyen babayı gören çocuğunuzun yemek seçmesi beklenen bir sonuçtur.
*     Çocuğunuza olan sevginiz koşulsuz olmalıdır. Herhangi bir şarta bağlanan sevgi duruma göre değişeceğinden güven hissi uyandırmaz.
*     Çocuğa karşı olan tutumlarınızda kararlı olmalısınız.
*     Söylemleriniz kesinlik içermelidir.
*     Aldığınız kararlar ya da yaptığınız uygulamalar süreklilik içermelidir.
*     Tavırlarınız sakin ve kendinden emin olmalıdır.
*     Olumlu davranışlarına dikkat çekerek onları ödüllendirmeniz olumlu davranışlarının artmasını sağlayacaktır.
*     Disiplin uygulamalarında aşırıya kaçmaktan sakınınız. Çünkü bu çocukta kaygıya ve özgüven eksikliğine neden olabilir. Çocuk, kendisini gergin ve huzursuz hisseder.
*     Aşırı disiplin durumunun tersi yani aşırı özgürlük ve hoşgörü ortamı da disiplinsizliğe neden olacaktır. Dengeyi korumak önemlidir.
*    
Çocuğun hatalı davranışlarını görmezden gelmek yerine hatasını uygun bir dille anlatıp doğru davranışı gösterin.
*     Anne ve babanın tutumları birbiriyle çelişmemelidir. İkisinin disiplin anlayışındaki fark tutarsızlığa sebep olacağından çocuğu duruma ve kişiye göre davranmaya iter.
*     Çocuğunuza küsmeyin. Ona küsmeyi öğretmeyin.
*     Anne iseniz baba ile, baba iseniz anne ile çocuğun arasına girmeyin.
*     Öğretici değeri olmayan ancak kısa süreli bir yıldırma yöntemi olan dayağa başvurmayın.
*     Korkutma, utandırma, gururunu kırma gibi çocuğun iç dünyasına zarar verebilecek davranışlardan kaçının.
*     Çocuğunuzla yakın ilişki kurmayı onunla arkadaş gibi olmakla karıştırmayın. Çocuğunuzun sokakta bir sürü arkadaşı var siz bilinçli anne baba olmaya çalışın.
*     Kurallar; çocuğunuzun yaşına uygun bir şekilde ve anlayabileceği bir dilde anlatılmalıdır. Neden bu kuralların koyulduğu, bu kurallara uyduğunda neler kazanacağı ve uymadığında neler kaybedebileceği ile ilgili bilgiler anne – baba tarafından açıklanmalıdır. Bu açıklamalar için; tüm aile üyelerinin bulunabileceği bir toplantı saati ve evde bir köşe belirleyin. ( mutfak masası, Ali’ nin odası vb. ) Toplantı esnasında yiyecek ve içecek ikramının yapılması çocuğunuzu mutlu edecek ve bu olayın ciddiyetini algılamasını kolaylaştıracaktır. Gerekli açıklamalar yapıldıktan sonra, çocuğunuza güvendiğinizi ve bu davranışı yapabileceğine inandığınızı söylemeyi unutmayın.
*     Çocukla yapılan antlaşmayı yazıya dökmek onu somutlaştırmak ve ciddiyetini göstermek açısından etkili olabilir.
*     Yapılan yanlış davranış sonrasında ondan yaptığı davranışı düşünmesini isteyin ve evde bir düşünme köşesi belirleyin. (bu köşeye birlikte eğlenceli bir isim takabilirsiniz, bazen siz de yanış davrandığınızda bu köşeye gidebilirsiniz)
*     Verilen ceza çok uzun süreli olmamalı ve yapılan davranıştan hemen sonra uygulanmalıdır. Süre olarak üç yaş için üç dakika, dört yaş için dört dakika , beş yaş için beş dakika, 6 yaş için yine 5 dakika olarak belirlenmelidir. Sürenin uzun olması çocuğunuzun davranışı ile ceza arasında bağlantı kurmasını engelleyecek ve ceza amacına ulaşmayacaktır.
*     Ceza amacına uygun olarak verilmelidir. Örneğin; oyuncaklarını toplamadığı için hafta sonu gidilecek bir geziden tamamen mahrum bırakılması çocuğunuzu çok mutsuz edecek ve sizden uzaklaşmasını sağlayarak bundan sonra koyacağınız kurallarda uyumsuzluğunu arttıracaktır

Yorumlar