HÜRREM SULTAN



Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan Kütahya’da Zafer Havalimanını açarken yaptığı yerinde zamanında gündem oluşturarak bir yaraya parmak basan konuşmasından dolayı son derece memnun oldum. Sanat kisvesi altında yapılan zevzekliklere karşı toplumun hissiyatına tercüman olmuştur.
                Sözünü doğru söyleyip gerçekleri dile getirmiş, Muhteşem Yüzyıl adlı diziyi muhatap alarak muhteşem tarihimizin çarpıtılmasına, muhteşem ecdadımızın aşağılanmasını kınamış; Biz öyle bir kanuni Öyle bir sultan Süleyman tanımadık. Onun ömrünün 30 yılı at sırtında geçti. Öyle dizide gördüğümüz gibi sarayda geçmedi. Bunu çok iyi bilmemiz ve anlamamız lazım. Doğru olan da bu!
                Kanuni Sultan Süleyman 46 yıl padişahlık yaptı. Bu sürenin 3/2 si seferlerde at sırtında geçti. Sadece İran’a yapılan 3 seferin zaman olarak uzunluğu beş seneden fazladır. Bu seferin en kısa olanı ise bir buçuk seneden fazladır. Macaristan seferinde iken,22 yaşında çiçek hastalığından vefat eden oğlu Şehzade Mehmet ‘in cenazesine bile
katılamamıştır. Saruhan Beylerbeyi olan Şehzade Mehmet Hürrem Sultandan doğan ilk çocuğudur. Muhteşem Sultan Süleyman son nefesini de Ziğetvar seferinde iken gurbet ellerde vermiştir.
                 Cihanın hayran kaldığı Koca Padişahı hep zevk-i sefa içerisinde, kadına, içki düşkünü haremden çıkmayan birisi olarak takdim etmek! Tarihimizi değerlerimizi örf ve adetlerimizi millet olarak bizlere istikamet veren bütün düsturlarımızı, unsurlarımızı izansızca bu ve benzeri diziler tahrip ediyor.
                Osmanlıda bir Padişaha eş olacak kız nasıl seçilirdi? Bunun ölçüleri ve kuralları vardır. Enderun (Erkek) ve Duhderan-u Hümayun (Kız) birer saray okuludur. Bu okullarda; Kur anı Kerim, tefsir, hadis, kelam gibi dini derslerin yanında edebiyat, şiir, Arapça, Farsça, Matematik, Coğrafya, Mantık vb. müspet ilim dersleri, Sanat dallarında beceriler kazandıran dersler ile Sportif faaliyetlere de yer verilerek, Osmanlı saray görgüsüyle protokol  ve bürokratik işlerin öğretildiği mekteplerdir.)
                Saray Avlusunun bir tarafı Erkek (Enderun)diğeri Kız öğrencilerin(Duhderan-u Hümayun) eğitim gördüğü okullardır. Duhderan-u Hümayun Hürrem Sultanın yetiştiği okuldur. Hürrem Sultan hareme 7 yaşında alındı. Kırımlı bir ailenin çocuğudur. Özel eğitildi, Hürrem sultan hırslı bir kadın değil, hayırseverdir, Devlet yönetimine müdahale etmezdi. Şairdi, Türkçesi de mükemmeldi, Edebe aykırı hiçbir davranışı olmamıştır.
                Harem, güvenliğin en hat safhada olan yerdir. Erkek ve Kız çocukları 5,6 yaşlarında alınıp hamur gibi bu okullarda yoğruluyorlardı 200 kadar kız çocuğu belli bir hiyerarşik ölçüde yetiştirilip en son mezun edilirken Enderun’dan bir delikanlı ile evlendiriliyordu. Çünkü Enderun’dan çıkan delikanlıların hepsi ileride sorumlu Devlet adamı olacaklardır.
                 Osmanlı mükemmel bir erkek çocuğu devlet adamı olarak yetiştirilirken işi şansa bırakmaz onun hanımını da ben yetiştiririm düşüncesindeydi yani mükemmel süper bir erkek çocuğunu yetiştirip sadrazam yapacak gidip dışarıdan ne olduğu belirsiz olan birisi ile evlilik yapacak bu mümkün değildir. Osmanlı Sadrazam’da hanımıda kendisi yetiştiren bir sistem kurmuştu.
                Osmanlı bu sistemi nereden biliyordu? Peygamber efendimiz (SAV) ilk Mescit –Nebevi yapıldığında Eshab ı suffa vardı. Peygamber efendimiz hemen avlunun bir bölümüne okulu koydu, bir yanı hanımlar diğer yanı erkekler okuluydu. Peygamber efendimiz döneminde 22 müfessir (tefsirâlimi) hanım yetişmişti. Orası aynı zamanda Peygamber efendimizin Hücre-i seadeti mescidi, toplantısalonu, öğrencilerin yetiştiği yerdi. Hepsi bir aradaydı.
Osmanlı daki Topkapı’daki sistemde buradan geliyordu.

Yorumlar