
Günümüzde, birçok gencimiz bir aile kuramamış olduğu gibi kurulan ailelerin bazılarının kısa bir sürede parçalandığı ortamları görmekteyiz. Bu durum gösteriyor ki Aile yapımız için tehlike çanları çalıyor demektir. Bu sosyal çözülmeyi durdurmak önemli. Gerçek olan Birbirine güvenemeyen insanlardan oluşan toplumda kadın erkek ilişkilerinin bir aile oluşturacak ya da onu devam ettirecek kadar uzun soluklu olmasını beklemek hayal olur.
Aileyi bir 3 lü sacayağına benzetecek olursak, Bu sacayağının iki ayağını kadın ve erkek oluşturur. Sacayağının dik durabilmesi için üçüncü ayağını Ortak değerler oluşturur. Aile kadın ve erkeğin aynı yastığı, yatağı paylaşmalarından çok ortak değerleri paylaşmalarıdır. Bu temel hakikatin gözden kaçırılmaması gerekir.
Batı Dünyasına göre Türkiye’nin sağlam bir aile yapısı var. Ancak bu sağlam yapı büyük şehirlerde zorlanmakta, Göç eden insanlar daha dar alanlarda var olma mecburiyetindeler. Büyük aileler(dedeler, nineler, teyzeler, halalar, amcalar, dayılar )hayat tecrübelerini bir sonraki nesillere aktarılamayınca, geçmişinden geleneklerinden kopmuş bir gençlik ortaya çıkıyor.
Hassas olan gençlik kitlesi yeni değerlere sarılmak zorunda kalıyor. Tam burada televizyon, internet, yozlaşmış medya ve tüketim toplumunun sunduğu sözde değerler devreye giriyor. Sonuç kavram karmaşası, sağduyu ve vicdan törpülendi için çok uç noktalar, davranışlar karşımıza çıkıyor. Gençlik evlilik yerine istikrarlı olmayan ilişkilere, beraberliklere giriyor. Evlenenlerden çok boşanmalar görülmekte, Bu gidişat toplumun yavaş yavaş bozulmasıdır.
Günümüzde aile fertleri birbirlerinden uzaklaşmakta akşamları çocuklar odalarına çekilip internet başında, anne ve babalar televizyon başında vakit geçirmekteler. Aile içi bireylerin iletişimi koparılmadan, Aile içi toplantıların yapılmasının Aile kurumuna, yapısına olumlu katkılar sunacaktır. Aileyi ayakta tutmak için kadın ve erkeğe birlikte görev düşmektedir.
Aile yapımız yavaş yavaş bozulmaktadır. Burada en büyük görev Devletimizi yönetenlere düşmektedir. Televizyonların yaygınlaştırılıp kontrol edilememesi önemli faktörlerin başında gelmektedir. RTÜK: Radyo televizyon üst kurulu, kanunla kurulmuş Aile ve milli yapının korunması, kollanması yetkileri verilmiş ama bu gün Diziler, izdivaç programları almış başını yürümüş millet yapısına aile yapısına suikastlar düzenlenmektedir. Evlilik kurumuna, insanlara saygı kalmamış evlenmek için birbirine talip olanlar önce parayı, pulu, evi, katı, yatı soruyor. Eğer kriterlerine uygun değilse elektrik alamadım diyor. Demek oluyor ki para olmayınca voltaj da düşük geliyor. Hayat dizilerdeki gibi değildir.
Yorumlar
Yorum Gönder